Bir süredir yanında kızıyla yaşayan 85 yaşındaki Hatice Hanım’ın beklenmedik ölümü, yaşadığı mahallede derin bir üzüntüye yol açtı. 3 gün önce komşuları tarafından en son görülen Hatice Hanım’ın, kızı işteyken evinde yalnız kaldığı öğrenildi. Olay, 6 Kasım Pazartesi sabahı evinden gelen kötü kokularla fark edildi ve hemen komşuları durumu yetkililere bildirdi.
İhbar üzerine hızla olay yerine gelen sağlık ekipleri, Hatice Hanım’ı evinde bulduklarında durumunun ciddi olduğunu belirledi. Yapılan ilk müdahalenin ardından, yaşlı kadının hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Olay, mahallede büyük bir üzüntü yarattı. Komşuları, Hatice Hanım’ın daima güleryüzlü, yardımsever bir insan olduğunu ve herkesin sevgisini kazandığını ifade ettiler. Komşularından biri, "O, mahallemizin annesiydi. Her zaman kapısını çalar, çocuklarımızı severdi. Onu kaybetmek bizim için çok zor," diyerek duygularını dile getirdi.
Yapılan ön otopsi sırasında Hatice Hanım’ın hayatını kaybetmesinin sebebi henüz netleşmedi. Ancak mahalle sakinleri arasında doğal sebepler olabileceği konuşuluyor. Son günlerde yaşlı kadının sağlık durumu hakkında bilgi almak isteyen komşuları, onun yalnız yaşamasından kaygılanıyordu. Hatice Hanım’ın özel bir sağlık problemi olup olmadığına dair sorular ise, şimdilik cevapsız kaldı. Yaşadığı evin kapısının önünde bir grup komşunun toplanarak gözyaşlarına boğulması, olayın ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi.
Mahalledeki herkes, böyle bir kaybın sadece bir birey değil, topluluk için de ne denli yıkıcı olduğunu vurguladı. Yaşlı ve yalnız hayat süren birçok insanın benzer acıları yaşamak zorunda kalması, toplumsal duyarlılığın artırılması gerektiği düşüncesini gündeme getiriyor. Hatice Hanım'ın kızı, annesinin cenaze hazırlıkları için mahalle sakinlerinden ve komşularından büyük destek aldıklarını söyledi. "Bütün komşularımız buraya geldi. Annem, burada yaşadığı süre boyunca herkesin kalbinde yer etti. Onu unutmayacağız," diyerek, yaşadığı acıyı dile getirdi.
Ölüme dair spekülasyonlar da derinleşirken, yerel sosyal hizmet kuruluşlarının, yaşlıların bakımı ile ilgili daha geniş kapsamlı programların geliştirilmesi gerektiği düşünülüyor. Hatice Hanım’ın yaşadığı bu trajik olay, yalnız yaşayan yaşlı bireyler için toplumsal bir sorun haline gelmesi gerektiği konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyor.
Mahalle halkı, Hatice Hanım’ın ardından bir araya gelerek, yaşlı bireylerin ihtiyaçlarına daha fazla duyarlılık göstermeye ve yardımlaşmaya söz verdiler. "Biz komşuyuz, biz bir aileyiz. Bu tip durumlarla karşılaşmamak için elimizden geleni yapmalıyız," diyen bir komşu, birlik olmanın önemini vurguladı.
Sonuç olarak Hatice Hanım’ın beklenmedik ve trajik ölümü, sadece bir ailenin değil, tüm mahallede büyük bir hüzne neden oldu. Böyle bir kaybın tekrar yaşanmaması için, toplumun herkesimi bir araya gelerek yaşlıların yaşam koşullarını iyileştirmek ve desteklemek için harekete geçmeyi umuyor. Yerel yönetimler, bu konuda gerekli düzenlemeleri ve destekleyici programları bir an önce hayata geçirmelidir.