Son zamanlarda, çeşitli dolandırıcılık yöntemleriyle karşımıza çıkan sahte medyumlar, halk arasında korku ve panik yaratmaya devam ediyor. Bu kez, suç makinesi olarak adlandırılan bir sahte medyum, vatandaşların kapılarına kadar gelerek duydukları manevi korkuları istismar etmeye çalıştı. "Üzerinde büyü var!" diyerek kapıya dayanan bu kişinin eylemleri, hem dikkat çekici hem de endişe verici bir olay olarak değerlendiriliyor.
Geçtiğimiz günlerde, İstanbul'un ünlü semtlerinden birinde yaşanan bu olay, mahalle sakinleri arasında büyük bir tedirginliğe yol açtı. Özellikle yaşlıları hedef alan sahte medyum, kapılara dayanarak kendisini ruhsal bir uzman olarak tanıtıyor ve insanların korkularını kullanarak onlardan paralarını almak için çeşitli büyü ve şifa yöntemleri öneriyor. "Sizde kötü bir enerji var, üzerinizde büyü var" diyerek kapıda bekleyen medyum, birçok insanı etkilemeyi başardı. Bu tür dolandırıcılık olaylarına maruz kalan bazı mağdurlar, durumu polise bildirerek şikayetçi oldu.
Mahalle sakinlerinden biri olayla ilgili, "Kapımı çaldı ve benden para istedi. Kendi ruhsal durumumdan dolayı korkmuş bir şekilde onun söylediklerini dinlemeye başladım. Ama sonradan onun bir dolandırıcı olduğunu anladım. Çok geçmeden de cep telefonumu almakla tehdit etti," diyerek yaşadığı korkunç durumu aktardı.
Sahte medyumlar, toplumda yalnızca bir dolandırıcılık unsuru olarak değil, aynı zamanda insanlar arasındaki güven ilişkisini de zedeleyen bir problem olarak öne çıkıyor. Çoğu insan, ruhsal boşluklar ya da psikolojik sorunlardan kaynaklı etkilenebilirken, bu tür dolandırıcılık yöntemleri mağdurların yalnızlık hissini daha da artırarak derin yaralar açabiliyor. Bu bağlamda, güvenlik güçlerinin ve toplumun bu tür olaylara karşı daha duyarlı olması gerekiyor.
Son yıllarda hız kazanan sahte medyumlar, dijital platformlar üzerinden de kendilerine bir mecra bulmuş durumda. Sosyal medya üzerinden yapılan reklamlar ve ruhsal yardım vaatleri, birçok kişiyi bu dolandırıcılığa sürükleyen diğer bir neden. Özellikle pandemi döneminde insanların psikolojik olarak zor zamanlar geçirmesi, bu tarz suistimallere açık bıraktı. Emniyet Genel Müdürlüğü, bu tip dolandırıcılık olaylarına karşı halkı bilinçlendirme çalışmaları yürütmekte olup, vatandaşların bu tür durumlarla karşılaştıklarında mutlaka güvenlik güçlerine başvurmalarını öneriyor.
Bunun yanı sıra, toplumda medyum ve ruhsal danışmanlık ya da spiritüel yardım arayışında olan bireylerin, gerçek uzmanları ayırt edebilmesi için bazı kriterler üzerinde durması gerektiği vurgulanıyor. Uzman bir kişi, ruhsal sağlık hizmetini verirken hiçbir zaman dolandırıcılık unsurunu devreye sokmazken, etik kurallar çerçevesinde hareket eden profesyonellerle işbirliği yapılması gerektiği tavsiye edilmektedir.
Tüm bu yaşananların ışığında, bireylerin bir sahte medyuma maruz kalmaması için duyarlı olmaları ve ruhsal destek ihtiyaçlarını güvenilir kaynaklardan elde etmeleri gerektiği ortaya çıkıyor. Unutulmamalıdır ki, sahte medyumlar ve dolandırıcılar, toplumdaki zaafları kullanarak kendi çıkarlarını gözeten bir zihniyete sahiptir. O yüzden, herhangi bir şüpheli durumla karşılaşan bireylerin, bu gibi olası tehlikeleri engellemek adına olayları yetkililere bildirmesi hayati önem taşımaktadır.
Gelecekte benzer olayların önüne geçmek için sadece duyarlı olmak yeterli olmuyor; aynı zamanda toplumsal bilinci artıracak eğitim programları ve bilinçlendirme kampanyaları da büyük önem arz etmektedir. Son olarak, sahte medyumlerle mücadelede, toplumun her kesiminin üzerine düşen bir sorumluluk olduğunu unutmamak gerekiyor.