Karadeniz’in vazgeçilmezi olan hamsi, bu sene beklenmedik bir şekilde avcılık sezonunda sona erdi. Yerel balıkçıların, denizlerde hamsinin neredeyse tamamen bittiği yönündeki uyarıları nedeniyle tekneler, sezonun ortasında erken paydos yapma kararı aldı. Balıkçıların yaşadığı bu durum, hem ekonomik hem de ekolojik açıdan önemli sorunları beraberinde getiriyor. Uzmanlar, hamsi avındaki azalma ve akabindeki gelişmeleri değerlendirdi.
Bu yıl, hamsi avında görülen belirgin düşüş, birçok faktöre bağlı olarak değerlendiriliyor. İlk olarak, iklim değişikliği ve deniz sıcaklıklarındaki artış, hamsi gibi soğuk su balıklarının avlanmasını zorlaştırmakta. Ayrıca, deniz kirliliği ve aşırı avlanma, bu güzel besin maddesinin sürdürülebilirliğini tehdit eden etkenler arasında yer alıyor. Balıkçılar, hamsinin bu yıl mevsim normallerinin altında olması nedeniyle, teknelerin erken paydos etmesi gerektiğini belirtiyor.
Yerel balıkçı Hüseyin Çelik, “Biz her yıl bu dönemde hamsi avlayarak geçimimizi sağlıyoruz. Ancak, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da hamsi avında büyük bir düşüş yaşanıyor. Denizde hiç hamsi kalmadı ve bu da bizim için büyük bir sorun” dedi. Çelik, bu durumun sadece kendi ekonomik durumlarını değil, aynı zamanda tüketicileri de etkilediğini ifade etti. Hamsi fiyatlarının yükselmesi ve alışveriş alanlarında azalması, denizden taze ürün sömürmeyi bekleyen vatandaşlar için de sıkıntılar meydana getirdi.
Uzmanlar, hamsi popülasyonunun korunması için birkaç öneride bulunuyor. İlk olarak, balıkçılıkta sürdürülebilir yöntemlerin benimsenmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu, denizlerdeki doğal kaynakların korunması ve avcılığın kanunlara uygun bir şekilde yapılmasının önemine işaret ediyor. Biyologlar, hamsinin üreme dönemlerine dikkat edilmesi ve hamsi avının belirli dönemlerde yasaklanmasının gerekliliğini vurgulamakta. “Hamsi sadece bir besin kaynağı değil, aynı zamanda ekosistemimizde önemli bir yere sahip,” diyor deniz biyologu Dr. Selin Akbey. “Bu sebeple, ekolojik dengemizi korumak için tedbirler almalıyız.”
Denizlerde hamsi avında karşılaşılan bu sorunlar, halk sağlığını ve ekonomik durumu tehdit ederken, denizlerin korunmasına yönelik farkındalığın artırılması gerektiğini gözler önüne seriyor. Hamsi avından elde edilen gelirlerin kaybolması, balıkçılar için maddi zorluklar yaratırken, tüketicilerin de sağlıklı bir hamsi tüketebilme şansını azaltmaktadır. Bu durum karşısında yerel yönetimlerin ve balıkçılar derneğinin iş birliği yapması büyük önem taşıyor. İlerleyen günlerde, balık avına yönelik yasalarının gözden geçirilmesi ve güçlendirilmesi bekleniyor.
Sonuç olarak, bu yılki hamsi avındaki sıkıntılar, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ciddi bir sorun teşkil etmekte. Yerel halkın temel gıda maddelerinden biri olan hamsinin korunabilmesi, sadece balıkçılar için değil, tüm toplum için hayati bir öneme sahip. Teknelerin erken paydos etmesi, tamamen hamsinin denizlerdeki durumuna bağlı; bu yüzden, denizlerimizin korunması için herkesin elini taşın altına koyması gerekmektedir. Önümüzdeki yıllarda bu sorunlarla baş edebilmek adına daha bilinçli ve sürdürülebilir adımlar atılması umudu taşıyoruz.